Sabah beş gibi kalkıp dokuz gibi yola çıktık. Tabi Muratlarda kestane balı ve incir reçeli ile enerjiyi topladıktan sonra. Söke yoluna koyulduk. Bilimum yokuş inip çıktıktan sonra mükemmel bir inişle aşşağıda gördüğünüz hız rekorlarını kırdık ;)
Araba sollamak ve Wosvos minibüsü geçerken desteklerini esirgememeleri mükemmel birşey ama tabi yaptığımız şeyin tehlikeli olduğunun (hatta doğruluğu bile tartışılır) farkında ve onun sorumluluğunda indik.
Prosedürü geçersek MÜKEMMELDİ!!!! Her muhabbetimizde tekrar oradan inmek var.
 |
| Muratın gösterge fotoğrafını bulamadım ama onuda unutmadık tabiki Murat -77,0 km/sa |
Güneş artık epey epey kafamıza geçmeye başladıktan sonra hararetimizi atmalık biryer aradık. Yolun solunda minik bir kulübe ve koyu bir ağaç gölgesi... Gölgesine sığındığımız bu derme çatma kulübe DSİ nin binasıymış.Güneş enerjisinin doldurduğu bir aküyle çalışan radyo, ufak tüpte çay... İçerdeki masa başındaki abiye sordum nedir abi burası ne işe yarar (duvarlarda paraf paraf haritalar, tarlaların haritalarıymış)? Bir tablet çıkardı. Şunu görüyor musun dedi parmağıyla haritalardan birini işaret ederek. Onun sulaması bitti dedi (iki kere tablete dokunduktan sonra) şimdi bende onun suyunu kestim dedi.
Dedim budur!
Olay bitmiş :D
Bu arada buraya kadar inanılmaz güzel ayçiçeği (günebakan) tarlaları ve yel değirmenleri geçtiğimiz, sağlı sollu, sarı sarı mükemmel manzaralarımız vardı.
Neyse biraz muhabbet ve dinlenmeden sonra gene yola koyulduk. Bafaya doğru gidiyoruz.Gidiyoruz ama; bir yere kadar. Köşede bir marketten belki Bafada balık tutarız umuduyla bir misina alıyor ve dört yola dağılmış hepimiz bir köşede bizi birileri alsın diye uğraşıyoruz. şükürki biri bizi kasalı aracına alıyor ve en azından önümüzdeki tepeleri geçmemize yardımcı oluyor.
Yine yollar ve artık Bafa dayız!
Herkes bişeylerle uğraşırken bende çamurlu rüzgarlı dalgalı Bafa' da sözümona balık tutmaya çalışıyorum. Ve tuttuğum tek balık ikili konserve ton balığı oluyor :D 
 |
Yola çıkmadan manzarayı izlemek için çıkıyoruz ve çıkarken bir iki kare gençleri çekiyorum. |
Bafadan Milasa geçerkenki yokuşta kesilmemizden sonra otostop çekip Milasa kadar kamyon sırtında geldik (İyi alıştık otostopa ha :D ) Madem erken geldik denize girelim diyip Güllük'ü hedef aldık; ama Deniz yolda kesilince benzinlikten yol üstündeki Güvercinlik diye biryer öğrendik ama artık git git yollar uzun gelip birde yokuşu görünce bir sonraki benzinliğe yanaştık. Ne yaparız ne ederiz, alışmışken otostopla deneyelim şansımızı dedik ama nafile. Tüm derdimiz en azından sabah uyanınca cumburlop denize dalmaktı. Ne yapsak nafile. Girdik benzin istasyonuna vardık müdüre. Bari dedik şuracıkta kamp kuralım atıverelim çadırı. Sağolsun Bilal abi çok iyi biri çıktı. Bize güzel biyer göserdi, doldurduğumuz suları dondurma dolabına attık, güzelce bir muhabbetin ardındanda ''Biriniz gelin bakayım benimle'' dedi. Gittim. Yandaki duvarı atladık gece elde fener istasyonun yanındaki tarlaya daldık. Abininmiş meğer orlar. Dallarından domatesmi vermedi biber mi hıyar mı :D Bitmedi birde güzel kavun seçti ordan. %100 doğal. Tazecik hepsi. ''Bunlarla kahvaltınızı yaparsınız'' dedi. Yüzümde , öğrenince gençlerinkinde oluşacağınkinden kocaman bir gülümseme :D Biraz daha muhabbetin ardından o İşine döndü bizde akşam yemeklerimizi yedikten sonra artık yatma moduna girdik.
 |
| İlk güne dön / İzmir - Kuşadası |
0 yorum :
Yorum Gönder
Yorumlarınızla yanımızda olduğunuz için teşekkürler.
Yorumunuz en kısa zamanda kötü içeriğe karşı denetlenip yayınlanacaktır.